Elimi İlk Tutan El

3.5/5

“Unuturuz çünkü buna mecburuz.”

Maggie O’Farrell’ın Elimi İlk Tutan El kitabı, bu Matthew Arnold alıntısıyla başlıyor. Nasıl yalın, nasıl güçlü bir cümle. Çok sevdiğim bir başka cümleyi, “hafıza-i beşer nisyan ile maluldür”ü hatırlatıyor bana – daha kitaba başlayamadan duraksıyorum. Unutmak ile ilgili bir cümle, unutmakla ilgili bir başka cümleyi hatırlatıyor. Demek ki bazı şeyler de unutulmuyor.

Devam ediyorum okumaya, kitabın ilk cümleleri geliyor: “Dinle. Bu hikâyedeki ağaçlar yerinden oynuyor, sarsılıyor, kendilerine yeniden çekidüzen veriyorlar. Denizden kopup gelen bir esinti var, ağaçlar o huysuzlukları, kafalarını bir o yana bir bu yana savuran sabırsızlıkları içinde bir şeyler olacağını biliyorlar sanki.”

Ne başlangıç. Bir şeyler de oluyor sahiden. Bir kadın, Lexie, bir adamla tanışıyor, Innes’le. Hayatları sonsuza dek değişecek çünkü birbirlerinde, aradıklarından haberleri bile olmayan bir şeyi bulacaklar. O’Farrell bir yandan onların 1960’larda geçen öyküsünü, bir yandan da günümüzde geçen bir başka öyküyü, Ted ile Elina’nın öyküsünü anlatıyor. Bir noktada bu iki hikayenin birleşeceğini anlıyor insan ama ne biçimde olacağını sonlara gelene dek kestiremiyorsunuz, yazar çok ustalıklı biçimde harmanlamış ve ayırmış hikayeleri.

Bir yandan bunu merak ederek okurken, bir yandan da iki öyküdeki ortak izlekleri keşfediyor insan. Aşk, yalnızlık, ölüm (Ben, Ben’i okuduktan sonra daha anlamlı geliyor O’Farrell’ın kitaplarındaki ölüm meselesi), yas, kadın olmak ve onun bir parçası olarak annelik. Her iki hikaye de insanı müthiş içine alıyor, özellikle anlattığı iki kadın, birbirini hiç tanımamış olan Lexie ve Elina muazzam çizilmiş karakterler. Kafa karışıklıkları, şefkatleri, kudretleri, arzuları… “O’Farrerll’ın kadınları diye bir kategori var artık zihnimde” diye yazmıştım en son, her okuduğum eseriyle iyice temelleniyor bu.

Çok severek okudum ancak dilinin ilerleyen dönem eserlerindeki kadar güçlü olmadığını ekleyeyim yine de. Gitgide daha incelikli, daha dokunaklı yazmaya başlamış kendisi. Burada da çok ışıltılı bölümler var, sonraki eserlerinde iyice oturacak olan üslubunun ilk emarelerini gördüm ki bununla karşılaşmak da başlı başına çok nefisti.

Bu konuda daha fazla şey
Kütüphanemdeki diğer Maggie O’Farrell kitapları
3.5/5
5/5