Haberler – Bir Kullanma Klavuzu

2/5

“Bizler, hiçbir şeyin kolay kolay değişmediği toplumlarda yaşamış insanların soyundan geliyoruz (eğer bir değişiklik meydana gelebilmişse, bu muhtemelen son derece önemli ve hatta hayatı tehdit edebilecek mahiyette bir değişiklik oluyordu). Yeniliklere karşı bilişsel zaafımız işte bize bu geçmişten miras kalmıştır: Otomatikman yeni olanın ayni zamanda mutlaka önemli olduğunu varsayarız. Ama her zaman öyle değildir. Haberlerin boyunduruğu altındaki çağımızda akıl sağlığımızı korumak istiyorsak, yenilik ile önemin örtüşen fakat birbirinden tamamen farklı iki kategori olduğunu anlamamız gerekir.”

Gündelik olanda gizli felsefeyi bulup çıkarmasını çok sevdiğim Alain de Botton’un “Haberler: Bir Kullanma Kılavuzu” kitabına merakla başladım, doğru sorular sorup kafamı güzel yerlerden karıştıracağını düşünüyordum ama pek öyle olamadı maalesef. Yukarıda alıntıladığım bölüm gibi ilginç, düşündürücü bazı kısımları olmakla beraber, içinde yaşadığımız haber bombardımanı çağının dinamiklerine dair biraz kafa yormuş biriyseniz pek yeni bir şey söylemeyen bir kitap bu maalesef. Ben de gazeteci bir babanın çocuğu ve yakın çevresi gazetecilerle dolu biri olarak aradığımı bulamadım, zira de Botton’un bu kitapta bahsettikleri epey malumun ilamı gibi oldu benim için.

Politika, Dünyadan Haberler, Ekonomi, Ünlüler, Felaket, Tüketim gibi başlıklar altında çeşitli haber kategorilerini inceliyor ve bunların servis edilme biçimlerindeki türlü sorunları ve üzerimizdeki olası etkilerini izah etmeye çalışıyor. Ancak dediğim gibi, pek ilginç bir şey söylemiyor maalesef. Üstelik de zaman zaman fazla naif bir perspektifle yazıyor; “haberler aslında şöyle olsa neler değişirdi” dediği şeylerin çoğu pek de olası değil. Basına ve haberlere özellikle ilk bölümlerde yüklemek istediği misyon da epey problemli bence, bahsettiği iş büyük ölçüde sosyolojinin konusu, basının toplumu tarif ettiği biçimde anlayıp analiz etmesini beklemek bana pek gerçekçi gelmedi.

Neyse, sonuçta pek çok açıdan sorunları olan bir kitap bence bu. Rahat okunuyor, ara ara hoş kısımları da var ama genel olarak kendini çok tekrar eden ve yeni bir şey söylemeyen bir metin. Bu kez olmadı Alain bey, maalesef.

Bu konuda daha fazla şey
Kütüphanemdeki diğer Alain de Botton kitapları
4.5/5
5/5
4/5

Henüz Okunmadı

/5